fbpx

NATURBES FORM METAÇAY

Form Çay
Naturbes Satın Al

Egzersiz ve diyetinizi destekleyecek, bir yandan iştahınızı bloke ederken diğer yandan metabolizmanızı hızlandıracak, kokusu ve tadı ile size keyif verecek Naturbes Form Metaçay çıktı.

Naturbes Form Metaçay İçindekiler

Naturbes Form Metaçay aşağıdaki faydaları sağlamaya yardımcı olur.

SİYAH ÇAY

Dünya çapında en yaygın kullanılan içeceklerden biri olan çay, çeşitli sağlık yararları sağladığı düşünülen farmakolojik olarak aktif moleküllerin zengin bir kaynağıdır. Çayda bulunan başlıca aktif bileşikler polifenol adı verilen ve sağlığa birçok yararı olan antioksidan maddelerdir. Çay polifenollerinin kanser, obezite, diyabet, yüksek tansiyon ve kardiyovasküler hastalıklar üzerinde olumlu etkilerinin olduğunu çeşitli çalışmalarca kanıtlanmıştır.

1. Çayda bulunan antioksidan maddeler bizleri kanserden koruyor!

Siyah çayın kanser üzerinde etkilerinin gözlemlenmesi için yapılan çalışmalarda, akciğer, cilt, prostat ve meme kanserlerinden korunmada çayın içerdiği polifenollerin etkili olduğu gösterilmiştir. 2008 yılında yapılan bir çalışmada çay polifenollerinden epigallokateşin gallatın meme kanseri oluşturan hücrelerin ölümüne sebep olduğu bu sebeple siyah çayın ‘kemopreventif’ (kanserden koruyucu) ajanı olduğu kanıtlandı.

2. Çay kalp sağlığımızı koruyarak bizleri inme riskinden koruyor!

Çay tüketiminin kardiyovasküler hastalıklar üzerine olumlu etkilerinin olduğu çalışmalarca bildirilmiştir. Bu çalışmalar siyah çayın kan basıncını düşürüp, damarların yapısının korunduğu kanıtlamıştır. Çayın başka bir faydasının bireylerde inme riskini azaltması yönünde olduğunu söyleyebiliriz. Yapılan araştırmalarda, günde 3 fincandan fazla siyah çay içmenin günde 1 fincan siyah çay içenlere göre inme riskini %21 oranında azalttığı bulgusu yönündedir.

3. Siyah çay tüketimi azalmış diyabet riski demektir!

2009 yılında 1040 yaşlı yetişkin üzerinde yapılan siyah çayın diyabet hastalığı üzerine etkisinin araştırıldığı çalışmada, uzun süreli siyah çay alımının daha düşük diyabet riski ile ilişkili olduğu bulunmuştur. Başka bir çalışma da siyah çayın vücutta insülin kullanımını arttırmaya yardımcı olduğu kanıtlanmış, buna bağlı olarak siyah çayın kan şekeri üzerine olumlu etkilerinin olduğu bulunmuştur.

4. Çay obeziteden ve obeziteye bağlı hastalıklardan korunmada bizlere yardımcı!

Siyah çay kateşinlerinin yüksek yağlı diyet kaynaklı obezitenin baskılanmasında da faydasının olduğu yapılan çalışmalarca bildirilmiştir. 12 hafta boyunca siyah çay tüketenlerin, vücut ağırlığı, bel çevresi ve plazma trigliserit ve LDL düzeylerinde anlamlı bir düşüş olduğu saptanmıştır. Siyah çayın obezite engelleyici özelliklerinin temelinde bağırsak mikrobiyotasında meydana gelen değişiklikler olabilir! Yapılan çalışmalar siyah çay tüketiminin bağırsak florasında bakteri çeşitliliğini arttırdığını ve antiobez bakterilerin arttığını göstermişlerdir.

5. Siyah çay sinir hücrelerimizin daha sağlıklı olmasına yardımcı olur!

Nörolojik hastalıklar çağımızda görülme sıklığı giderek artan ve yaşam kalitesini önemli derecede etkileyen hastalıklardır. Siyah çay ve nörolojik sağlık üzerinde etkilerinin araştırıldığı çalışmalarda siyah çayda bulunan antioksidan maddelerin sinir hücrelerinin yapısını koruduğu gösterilmiştir.

6. Siyah çay daha kolay bir şekilde odaklanmanızı sağlar!

Siyah çay kafein ve L-theanin adlı bir aminoasit içerir. L-theanin vücudun stresini azaltarak, bireylerde kaygı bozukluklarını önler. Aynı zamanda inme riskini azaltır ve sinir hücrelerini koruyarak beyin sağlığı açısından bizlere fayda sağlar.

1- Khan N. Mukhtar H. Tea Polyphenols in Promotion of Human Health. Nutrients. 11(1):1-16, 2018.
2- Hayat K. Iqbal H. Malik U. Bilal U. Mushtaq S. Tea and Its Consumptıon: Benefıts and Rısks. Critical Reviews in Food Science and Nutrition. 55(7):939-54, 2013.
3- Tang GY. Meng X. Gan RY. Zhao CN. Liu Q. Feng YB et al. Health Functions and Related Molecular Mechanisms of Tea Components: An Update Review. International Journal of Molecular Sciences. 20(24), 3-42, 2019.

HİBİSKÜS

Koyu kırmızı rengiyle nar çiçeği olarak da bilinen hibisküs bitkisinin bugüne kadar kanıtlanmış pek çok faydası vardır. Anavatanı Afrika olan hibisküs, bugün dünyanın çeşitli bölgelerinde de rastlanmaktadır. Yetiştirildiği bölgede kalp ve boğaz hastalıklarının tedavisinde kullanılmıştır. Yapılan çalışmalarda hibisküsün tansiyonu dengeleme, kötü kolesterolü düşürme, vücuttaki yağ miktarını azaltma, antioksidan ve antibakteriyel özellikte olduğu bildirilmiştir.

1- Kan basıncını düşürür!

Hibisküsün kan basıncına olan etkisinin araştırıldığı bir çalışmada yaşları 30-70 arasında olan bireylere 6 hafta boyunca günde 3 kez 240 ml olacak şekilde hibisküs çayı içirmişler. 6 haftanın sonunda bireylerin sistolik kan basınçlarının azaldığını gözlemlemişlerdir.

2- Hibisküs hücrelerimizi koruyarak, bizleri kanserden ve yaşlanmadan korur!

Vücudumuzda çeşitli metabolik olaylar, kötü beslenme düzeni ve sigara tüketimine bağlı olarak bizlere zarar veren bazı maddeler açığa çıkar. Bizler bu zararlı maddelerin etkilerini ortadan kaldırmak için antioksidan denilen bizleri kanser ve enfeksiyonlardan koruyan bir çeşit yararlı bileşikler alırız. Yapılan çalışmalar hibisküs bitkisinin antioksidan gücünün yüksek olduğunu bildirmişlerdir. Bunun sebebi ise hibisküs bitkisinin antosiyanin adı verilen güçlü bir antioksidan kaynağını içeriyor olmasıdır.

3. Hibisküs damar sağlığınızı korumaya yardımcı olur!

Hibisküs bitkisi polifenol adlı bir antioksidan içerir. Hibisküs bitkisinin içeriğinde bulunan polifenollerin kötü huylu kolesterolü düşürme özelliği yapılan çalışmalarca kanıtlanmıştır. Hibisküsün obezite ve kalp hastalığının önlenmesi üzerine yapılan çalışmalarda hibisküsün vücut ağırlığının azalması ve kan kolesterol seviyelerinin düşürülmesinde etkin olduğu gösterilmiştir.

4- Hastalıklara karşı bizleri korur!

C vitamini bağışıklık sistemimizi güçlendiren ve vücut dokularının onarılmasını sağlayan bir vitamindir. Yapılan çalışmalar hibisküsün yüksek miktarda C vitamini içeriği olduğunu bildirmişlerdir. Kışın gribal enfeksiyonlardan korunmak için hibisküsten yararlanmakta fayda vardır.

1- Mckay DL. Oliver Chen CY. Saltzman E. Blumberg JB. Hibiscus sabdariffa L. tea (tisane) lowers blood pressure in prehypertensive and mildly hypertensive adults. J Nutr. 140(2):298-303, 2010.
2- Tseng TH. Kao ES. Chu CY. Chou FP. Wu L. Wang CJ. Protective Effects of Dried Flower Extracts of Hibiscus sabdariffa L. against Oxidative ‘,Stress in Rat Primary Hepatocytes. Food and Chemical Toxicology 35;1159-64, 1997.
3- Tsai PJ. McIntosh J. Pearce P. Camden B. Jordan BR. Anthocyanin and antioxidant capacity in Roselle (Hibiscus Sabdariffa L.) extract. Food Research International. 35;351-56, 2002.
4- Salleh MN. Runnie I. Roach PD. Mohamed S. Abeywardena MY. Inhibition of Low-Density Lipoprotein Oxidation and Up-Regulation of Low-Density Lipoprotein Receptor in HepG2 Cells by Tropical Plant Extracts. J. Agric. Food Chem. 50(13):3693-97, 2002.
5- Tee PL. Yusof S. Mohamed S. Umar NA. Effect of roselle (Hibiscus sabdariffa L.) on serum lipids of Sprague Dawley rats. Nutrition & Food Science 32(5):190-196, 2002.
6- El-Saadany SS. Sitoyh MZ. Labib SM. El-Massry RA. Biochemical dynamics and hypocholesterolemic action of Hibiscus sabdarifTa (Karkade). Food / Nahrung. 35(6):567-76, 1991.

Form ÇayNANE EKSTRESİ

Nane binlerce yıldır tıbbi kullanımı olan sağlık üzerinde farklı etkileri olan bir bitkidir. Nanenin bilinen etkileri arasında ağrı kesici olma özelliği vardır. Antioksidan özelliği sayesinde iltihapları azaltıcı, soğuk algınlığından koruyucu özelliği vardır. Mide – bağırsak spazmlarını ve stresi azaltma yönü nanenin bilinen diğer faydalarındandır.

1- Nane bilişsel performans, uyku ve ruh halini düzenler!

Nane ekstresinin, yaşa bağlı hafıza bozukluğu üzerindeki etkilerinin incelenmesi için yapılan bir çalışmada, 90 kişilik bir grup 3’e bölünmüştür. 30 kişiye günde 2 kez kapsül nane ekstresi (900 mg), 30 kişiye günde 2 kez olacak şekilde yine nane ekstresi (600 mg), diğer 30 kişiye ise 0 mg nane ekstresi içeren başka bir kapsül verilmiştir. 90 günün sonunda nane ekstresi verilen bireylerde bilinç durumu, uyku ve ruh hali üzerinde olumlu değişmeler (%15 oranında artış) gözlenmiştir.

2- Alzheimer ve demansın ilerlemesini önler!

Son yapılan çalışmalar, nane ekstresi ve rosmarinik asidin, Alzheimer ve demansın ilerlemesinde rol oynayan amiloid fibrillerinin gelişimini baskıladığını göstermişlerdir.

3- Polikistik Over Sendromunu tedavi edici özelliği vardır!

Polikistik over sendromu (PCOS), üreme çağındaki kadınların karmaşık bir üreme ve endokrin bozukluğudur. Nane (Mentha spicata L.) anti-androjenik aktiviteye sahiptir. Yapılan çalışmalar da, nane ekstresi ve keten tohumu verilen PCOS vakalarında bireylerin yumurtalıklarının endokrin profilini iyileştirdiği gözlemlenmiştir.

4- Antioksidan kapasiteyi arttırır!

Antioksidanlar bizlerin hastalıklarla baş edebilme yeteneğini arttıran maddelerdir. Nane ekstresinin antioksidan gücünün ölçülmesi için yapılan çalışmalarda, nanenin karaciğer dokularında lipid peroksidasyonunda azalma meydana getirdiği, hücresel glutatyon düzeylerinde artış sergilediği kanıtlanmıştır. Tüm bunlar bizlere nanenin yüksek antioksidan savunma gücü olduğunu göstermektedir.

5- Diyabet tedavisinde ve kolesterolü düşürmede etkindir!

2017 yılında yapılan bir çalışmada nane ekstresinin diyabetik sıçanlarda kan şekerini, kötü huylu kolesterol düzeylerini düşürdüğü saptanmıştır.

1- Herrlinger KA. Nieman KM. Sanoshy KD. Fonseca BA. Lasrado JA. Schild AL et al. Spearmint Extract Improves Working Memory in Men and Women with Age-Associated Memory Impairment. J Altern Complement Med. 24(1):37-47, 2018.

2- Mehraban M. Jelodar G. Rahmanifar F. A combination of spearmint and flaxseed extract improved endocrine and histomorphology of ovary in experimental PCOS. J Ovarian Res. 20;13(1):2-8, 2020.

3- Ogawa K. İshii A. Shindo A. Hongo K. Mizobata T. Sogon T et al. Spearmint Extract Containing Rosmarinic Acid Suppresses Amyloid Fibril Formation of Proteins Associated with Dementia. Nutrients. 12(11):3-14, 2020.

4- Wu Z. Tan B. Liu Y. Dunn J. Guerola PM. Tortajada M et al. Chemical Composition and Antioxidant Properties of Essential Oils from Peppermint, Native Spearmint and Scotch Spearmint. Molecules. 24(15):2825, 2019.

5- Bayani M. Ahmadi-hamedani M. Javan AJ. Study of Hypoglycemic, Hypocholesterolemic and Antioxidant Activities of Iranian Mentha Spicata Leaves Aqueous Extract in Diabetic Rats. Iran J Pharm Res.16(Suppl):75-82, 2017.

AVOKADO YAPRAĞI

Avokado yaprağı; flavonoidler, polifenoller, terpenler ve serotonin bakımından zengindir. Aynı zamanda magnezyum, sodyum, manganez, kalsiyum, demir, çinko, potasyum, çinko, selenyum ve fosfor gibi yararlı mineraller de içerir. Flavonoidler ve polifenoller güçlü antioksidan maddelerdir. Antioksidanlar bağışıklık sisteminin aktivitesini arttırarak bizleri kalp ve kanser hastalıklarından korur.

1- Kanser hücrelerinin üremesini yavaşlatır!

Avokado yaprağı içerdiği antioksidan enzimler sayesinde vücudu serbest radikallere karşı koruyarak vücudunuzu kanserden korur. Bu etki hücrelerinizin daha yavaş yaşlanmasına bağlıdır. Böylece yaşlanmayı geciktirir ve cilt sağlığını destekler.

2- Flavonoidler böbrek fonksiyonlarını koruyor!

3- Karaciğeri korur!

Avokado yaprağının antioksidan özelliğinden yola çıkılarak incelenen bir başka bulgu karaciğer fonksiyonları üzerindeki etkisidir. Yapılan bir çalışmada avokado yaprağının karaciğer toksisitesini azalttığı , karaciğer enzim değerlerinde düşme meydana geldiği saptanmıştır.

4- Uyku ve stres düzeylerini iyileştirir!

Serotonin, halk arasında mutluluk hormonu olarak bilinen vücudun ruh hali ve davranış üzerinde etkisi olan bir nörotransmitter maddedir. Eksikliğinde depresif ve yorgun bir ruh hali görülür. Avokado yaprağı içerdiği serotonin sayesinde stres ve anksiyeteyi olumlu etkileyerek ruh halinde düzelme sağlıyor.

5- Sindirim sisteminin düzenli ve sağlıklı bir şekilde çalışmasını sağlar!

Avokado yaprağı terpen adı verilen bağırsakların fonksiyonlarının düzenlenmesine yardımcı olan maddeler içerir.

6- Astım hastalığının semptomlarını azaltmaya yardımcı olur!

Avokado yaprağı, pinen adı verilen mukoza temizliğine yardımcı olan, akciğer söktürücü önemli etken bir maddedir. Astım rahatsızlığından şikayetçi iseniz avokado yaprağı bunun için bir çözüm yolu olabilmektedir. Pinen aynı zamanda antimikrobiyal özelliklere sahiptir. Vücudumuzu mikroplara karşı korur.

7- Metabolizmayı çalıştırır!

Avokado yaprakları idrar söktürücü görevi olan quercetin maddesi içermektedir. Bu madde metabolizmayı çalıştırarak atık ürünlerin metabolizma ile atılmasına yardımcı olmaktadır.

8- Diyabet ve kolesterole iyi gelir!

Glikozitler vücudun şeker ihtiyacını gidererek diyabet hastalığından korunma da bizlere yardımcı olur. Avokado yapraklarında bulunan limonen maddesi ise kolesterol seviyelerini düşürerek damar sağlığının korunmasına yardımcı olmaktadır. Limonen aynı zamanda iştah baskılayan bir maddedir.

1- Brai BIC. Adisa RA.Odetola AA. Hepatoprotective properties of aqueous leaf extract of Persea Americana, Mill (Lauraceae) ‘avocado’ against CCL4-induced damage in rats. Afr J Tradit Complement Altern Med. 11(2):237-44, 2014.

REZENE

Rezene, aromatik kokulu Güney Avrupa ve Akdeniz bölgesine özel tıbbi bir bitkidir. Rezene, mide-bağırsak ve solunum yollarının çeşitli semptomlarının tedavisinde uzun yıllardır geleneksel olarak kullanılan bir bitkidir. Mide ve bağırsak hareketlerini arttırmada yararlı olduğu bilinen rezene, şişkinlik, mide krampları ve spazmlarına iyi gelir. Rezenenin tokluk hissi sağlamada ve kabızlığa iyi gelmesinin yanı sıra faydalı farklı birçok işlevi vardır.

1- Vücut için olmazsa olmaz minerallerden zengindir!

Rezene bitkisi, mükemmel derecede potasyum, kalsiyum, magnezyum, demir, fosfor ve çinko kaynağıdır.

2- Antioksidan deposudur!

Antioksidanlar, bizleri oksidatif stres hasarından korumak için ihtiyacımız olan elzem maddelerdir. Rezene ise diyette mükemmel antioksidan kaynaklarındandır. Flavonoidler, günlük beslenmemizde olması gereken önemli antioksidan maddelerdir. Rezene bitkisi, quercetin, arabinosid gibi birçok flavonoidden zengindir ve bu maddelerin immünomodülatör olduğu çalışmalarca kanıtlanmıştır. Bu etkiden yola çıkılarak rezenenin demans ve Alzheimer gibi hastalıklar üzerinde olumlu etkilerinin olduğu da düşünülmektedir.

3- Birçok hastalığın şifası!

Rezene, içerdiği uçucu ve uçucu olmayan bileşikler nedeniyle biyolojik aktiviteye sahiptir. Başta romatizmal hastalıklar olmak üzere soğuk algınlığından korunma ve midede oluşan gaz ve yanma hissine karşı tedavi edici olduğu çalışmalarca bildirilmiştir. Rezene üzerine yapılan çalışmalar rezenenin alerjik reaksiyonları azaltıcı etkisi olduğunu kanıtlamışlardır.

4- Karaciğer koruyucudur!

Rezene, içerdiği limonen adlı madde sayesinde karaciğere harabiyet veren maddelerin etkisini yok ederek karaciğer sağlığını korur.

CİTRUS AURANTİUM

C. aurantium özü, Sevilla portakalının olgunlaşmamış (yeşil) meyvelerinden elde edilen bir ürün olan acı portakal özü olarak bilinir. Geleneksel Çin tıbbında “Chih-shi” veya “Zhi shi” olarak da bilinir. Acı portakal özü, bazal metabolizma hızında ve yağ yakımında artış ve hafif iştah bastırma dahil olmak üzere metabolik süreçler üzerindeki etkileri ile bilinmektedir.

1- Kilo kaybına yardımcı olur!

Acı portakal özü olan citrus aurantium, içerdiği p-sinefrin adlı bileşen içerir bu bileşen sayesinde metabolizma hızımızı arttırarak kilo kaybında bizlere yardımcı olur. Yapılan çalışmalar p-sinefrinin egzersiz performansını arttırdığını ve yine bu sayede yağ yakımını desteklediğini göstermişlerdir.

2- Cildinizi güzelleştirir!

Yapılan çalışmalar citrus aurantium özünün içerdiği C vitamini sayesinde, cilt problemlerine karşı tedavi edici özelliği olduğunu kanıtlamışlardır.

3- Kansere karşı koruyucudur!

Acı portakal özünün içerdiği hesperidin ve limonen adlı antioksidan bileşikleri sayesinde yumurtalık ve karaciğer kanserlerinden koruyucu ve tedavi edici özelliği olduğu bilinmektedir.

YEŞİL ÇAY

Yeşil çay, camellia sinensis yapraklarından elde edilen bir çay türüdür. Yeşil çay, güçlü bir antioksidan kapasiteye sahiptir. Bu etkisi sayesinde çeşitli hastalıklardan koruyucu, yayılmayı önleyici ve tedavilerinde etkili olmaktadır.

1- Serbest radikaller ile savaşarak kanser riskini düşürür.

Yeşil çay doğadaki en güçlü antioksidan özelliğe sahip bitkilerdendir. Bu özelliği sayesinde kanser hücreleri ile savaşarak uzun ömür sağlar ve yaşlanmayı önler.

2- Metabolizma hızını arttırır.

Yeşil çay yağ oksidasyonunu arttırarak ve metabolizmanızı hızlandırarak kilo vermenizi kolaylaştırır. Bu özelliği sayesinde bizleri obezite riskinden koruyarak çeşitli kalp hastalıkları, diyabet ve kolesterol hastalığından korunmamıza yardımcı olur.

4- Bağışıklık sisteminizi güçlendirir!

İçerdiği polifenol ve flavonoidler sayesinde enfeksiyonlar ile savaşarak bağışıklık sisteminizin güçlenmesine yardımcı olur.

5- Cilt sağlığınızı korur.

Yeşil çay, antioksidan ve antiinflamatuar özelliklerinden dolayı hücrelerin yenilenmesini sağlayarak cildimizi nemli tutar ve kırışıklıkları azaltır.

TARÇIN KABUĞU

Anavatanı Güney ve Güney Doğu Asya olan tarçının Latince adı ‘Cinnamomum Verum’dur. Tarçın kabukları insanlık tarihinin bilinen en eski baharatlarından biridir. Asırlardır birçok medeniyet tarafından tıbbi alanda sağlığı iyileştirici etkileri ile kullanılan tarçının faydaları bilim adamları tarafından kanıtlanmıştır. Özellikle tarçın kabuğundaki besin maddeleri vücudumuzda birçok bölgede çeşitli faydalar göstermektedir.

1- Kan şekerini düşürerek sizi şeker hastalığından korur!

İnsülin metabolizmayı ve vücudun enerji kullanımı ayarlayan en önemli hormonlardan biridir. Esas görevi besinlerle alınan şekerin kandan vücut hücrelerine taşıyarak kan şekerinin dengelenmesini sağlamaktır. Yapılan çalışmalar tarçın kabuğundaki etken bir maddenin insülin hormonunu taklit ederek kan şekerini düşürdüğünü kanıtlamışlardır. İnsanlar üzerinde yapılan çalışmalarda tarçın kabuğunun kan şekerini ve insülin direncini düşürdüğü tespit edilmiştir.

Deyno S. Eneyew K. Seyfe S. Tuyiringire N. Peter EL. Muluye RA et al. Efficacy and safety of cinnamon in type 2 diabetes mellitus and pre-diabetes patients: A meta-analysis and meta-regression. Diabetes Res Clin Pract. 156:1-12, 2019.

2- Kalp hastalıklarından korunmada yardımcıdır!

Tarçın kabuğunun kolesterol seviyeleri üzerine olan etkisinin incelendiği bir çalışmada, günde 1 gram tarçın tozu alan bireylerin kötü kolesterol seviyelerinde (LDL kolesterol) azalma meydana geldiği tespit edilmiştir. Kan kolesterol seviyelerinde de meydana getirdiği etkisi bilinen tarçın, bizleri bu etkisiyle kalp hastalıklarından son derece etkili bir şekilde koruyor.

Gruenwald J. Freder J. Armbruester N. Cinnamon and health. Crit Rev Food Sci Nutr. 50(9):822-34, 2010.

3- Mide rahatsızlıklarına iyi gelir!

Yapılan çalışmalar tarçın kabuğunun mideyi rahatlattığını, gaz söktürücü olduğunu ve mide asitliğini azaltarak gastrit ve reflü gibi hastalıklardan korunmada yardımcı olduğunu kanıtlamışlardır.

Ranasinghe P. Pigera S. Sirimal Premakumara GA. Galappaththy P. Constantine G. Katulanda P. Medicinal properties of ‘true’ cinnamon (Cinnamomum zeylanicum): a systematic review. BMC Complement Altern Med. 13(1):1-10, 2013.

LİMON KABUĞU

1- Bağışıklık sistemini güçlendirir!

Limon kabuğu içerdiği C vitamini ve pektin adlı madde sayesinde bağışıklık sisteminin güçlü kalmasını sağlar. Böylece bizleri kronik hastalıklara karşı korur. Yine içerdiği B6 vitamini sayesinde sinir sistemi hastalıklarından korunmada destekleyici rol oynar.

2- Kemik, diş ve cilt sağlığını iyileştirir!

Limon kabuğu, kalsiyum ve C vitamini içeriği sayesinde kemiklerin kırılmasını engeller böylece osteoporoz riskini ortadan kaldırır. Yine içerdiği sitrik asit ve C vitamini sayesinde kan damarlarının sağlığını koruyarak cilt hücrelerinin yenilenmesini ve diş etlerinin sağlıklı kalmasını sağlar.

3- Limon kabuğu vücutta meydana gelen hücresel stresi azaltır!

Serbest radikaller vücudumuzun hücrelerinde bulunan eşleşmemiş elektronlardır, bu elektronlar hücrede oksitadif hasar meydana getirirler. Otoimmün hastalıklardan kansere kadar birçok hastalığın altındaki sebep olan serbest radikaller, limon kabuklarının içerdiği bioflavonoidler sayesinde etkisiz hale gelirler. Limon kabuğu içerdiği limonen adı flavonoid sayesinde de kanserle savaşarak kanser hücrelerinin bölünmesini engeller.

4- Bağırsak fonksiyonlarınızı düzenler!

Limon kabuğunda bol miktarda diyet lifi bulunmaktadır. Diyet lifleri bağırsak fonksiyonlarımızın korunmasında etkilidirler. Sağlığa birçok yararı olan pektin limon kabuğunda bol miktarda bulunan bir diyet lifidir ve kabızlığın önlenmesine yardımcı olur.

KURU MAYDANOZ

Bilimsel olarak ‘Petroselinum Crispum’ olarak bilinen maydanoz, sağlığa olan faydaları ile bilinmektedir. İçerdiği vitamin ve mineraller sayesinde tam bir hastalık savar olan maydanoza daha yakından bakalım.

1- Gaz ve şişkinlik problemlerinin giderilmesine yardımcı olur!

Maydanoz sindirime yardımcı olur ve vücuttan toksinlerin sökülmesine yardımcı olur. Gaz problemlerini azaltır ve bağırsak hareketlerini arttırarak kabızlığa iyi gelir.

2- Bağışıklık sistemini güçlendirir!

Maydanozun yüksek A ve C vitamini içeriği bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlayarak bizleri hastalıklara karşı korur. C vitamini aynı zamanda cildimizin güzelleşmesini sağlayan kollajenin üretiminden sorumludur. Bu sayede ciltteki kırışıklıkların azalmasını ve yaraların iyileşmesini sağlar.

3- Anti-inflamatuardır (iltihap sökücü)!

Maydanoz içerdiği luteolin adlı madde sayesinde vücutta meydana gelen iltihabi durumu azaltır. Bu sayede iltihaplı romatizma ve osteoartrit gibi hastalıklara karşı bizleri korur.

4- Kanser olma riskini azaltır!

Maydanoz içerdiği miristisin adlı bileşeni sayesinde tümör oluşumu engelleyerek bizleri kanser riskinden korur.

5- Kemik sağlığına faydalıdır!

K vitamini vücutta kemiklerin güçlü kalması için gerekli olan bir vitamindir. Potasyum, magnezyum ve kalsiyum ise kemiklerimizin güçlü olmasını sağlayan minerallerdir. Maydanoz içerdiği K vitamini ve bu mineraller sayesinden kemiklerin güçlenmesine yardımcı olur.

BAMYA TOHUMU TOZU

Bamya tohumu, bamya bitkisinin içini açınca görülen minik çekirdeklerdir. Çekirdeklerin, doğru koşullar altında kurutulması ile bamya tohumları elde edilir ve daha sonrasında toz haline getirilerek kullanılır. Vitamin, mineral ve lif deposu olan bu sebzenin sağlığa faydaları oldukça fazla.

1- Potasyum, demir, kalsiyum ve B, C vitaminleri bakımından oldukça zengin!

Sahip olduğu vitamin ve mineraller sayesinde bamya tohumu kas ve kemik sağlığımızı korumada bizlere yardımcı olur.

2- Kolesterolü düşürüyor!

Sahip olduğu çözünür lifler sayesinde kan kolesterolünü olumlu etkileyerek kalp sağlığının korunmasına yardımcı oluyor.

3- Enfeksiyonlara karşı koruyucudur!

Virüs, bakteri, mantar gibi mikroorganizmaların yol açtığı her türlü enfeksiyon hastalıklarına karşı korunmak ve eğer hastalık varsa hızlı şekilde iyileşmek için bamya tohumu sizlere şifa olacaktır.

4- Uzun süre tokluk sağlar! Kilo vermeyi kolaylaştırır!

Diyet lifleri, sindirim enzimlerine dirençli olan besinsel maddelerden biridir. Lif açısından zengin besinler kan şekerini dengede tutup uzun süre tokluk sağlayarak bizlerin daha geç acıkmasını sağlarlar. Bu bağlamda bamya tohumu uzun süre tokluk sağlayarak kilo vermede bizlere yardımcı olur. Sahip olduğu diyet lifleri aynı zamanda sindirim sisteminin çalışmasını sağlayarak kabızlık, gaz ve bağırsak tembelliğinden bizleri korur. Sahip olduğu potasyum içeriği sayesinde ödem ve şişkinliğin giderilmesini sağlar.

5- Beyin ve sinir hücrelerinin sağlıklı olmasını sağlar!

Bamya tohumu içerdiği B vitaminleri sayesinde sinir sisteminin sağlıklı bir şekilde çalışmasını sağlayarak bilişsel fonksiyonları iyileştirir. Bu bağlamda unutkanlık, konsantrasyon güçlüğü ve uykusuzluk gibi sorunları azaltmaya yardımcı olur.

Zayıflama Çayı

Naturbes Form Metaçay

ROOİBOS

Güney Afrika’nın Cederberg Dağları’na özgü olan Rooibos bitkisi lezzetli tadının yanı sıra sağlığa farklı yararları olan bir bitkidir. Rooibos bitkisinin yapraklarının fermentasyon işlemine tabii tutulmasıyla oksitlenip kırmızı bir renk alır. Sahip olduğu antioksidan kapasite, vitamin ve mineraller sayesinde bağışıklık sistemi, sindirim sistemi ve cilt üzerinde sağlığa yararlı etkilere sahiptir.

1- Yüksek antioksidan seviyesine sahiptir!

Yapılan çalışmalar sonucunda serbest radikallere saldırıp onların zararlı etkilerini azaltan antioksidanların Rooibos bitkisinde fazlaca bulunduğunu kanıtlanmıştır. Bu etki sayesinden Rooibos yaşlanma sürecini yavaşlatarak daha zinde olmamızı sağlar. Rooibos bitkisinden elde edilen çay ile yapılan araştırmalarda, Rooibos çayı tüketen bireylerin vücudunda antioksidan kapasitenin arttığı kanıtlanmıştır. Bu etki sayesinde kanser ve kalp hastalıklardan koruyucu olduğu da ispatlanmıştır.

2- Mineral deposudur!

Rooibos bitkisi, sinir ve kas sistemi için gerekli olan magnezyumu, güçlü kemikler için kalsiyumu, bağışıklık sisteminin güçlü kalması ve metabolizmanın çalışması için çinkoyu, kansızlık için demir mineralini bol miktarda içermektedir.

3- Daha parlak bir cilt sağlar!

Sahip olduğu zengin çinko içeriği sayesinde daha sağlıklı ve pürüzsüz bir cilde kavuşmaya katkı sağlar. Akne (sivilce) problemi yaşayan bireylerinde Rooibos tüketmesi sonucunda akne görünümde azalma meydana geldiği çalışmalarca kanıtlanmıştır.

4- Güzel bir uyku almanıza katkı sağlar!

Rooibos bitkisi diğer çay bitkilerinden farklı olarak kafein içermez. Bu yüzden sinir sistemi üzerinde rahatlatıcı etkilere sahiptir. Eğer uyku problemi ve baş ağrısı çekiyorsanız Rooibos içeriği sayesinde METAÇAY sizlere iyi gelecektir.

5- Sindirimi kolaylaştırır!

Rooibos içerdiği flavonoid alı antioksidan maddeler sayesinde sindirim sistemini rahatlatarak mide kramplarını, hazımsızlığı ve mide yanmasını hafifletir.

6- Kilo vermeye yardımcıdır!

Leptin hormonu, gıda alımını düzenlemeye yardımcı olmak için beyine sinyaller gönderen, vücutta tokluk hissi yaratan bir hormondur. Yapılan çalışmalar, Rooibos’un Leptin düzeylerini arttırarak kilo vermeye yardımcı olduğu kanıtlanmıştır.

KURU BEYAZ LAHANA TOZU

İçerdiği kükürtlü bileşikler, vitamin ve mineraller sayesinde birçok hastalığa karşı koruyucu olan beyaz lahananın faydalarını gelin beraber inceleyelim!

1- Güçlü antioksidan özelliğe sahip!

Beyaz lahana, güçlü antioksidan özelliği sayesinde kış hastalıklarından ve kanserden koruyucu özelliğe sahiptir. Özellikle mide, bağırsak ve akciğer kanserlerine karşı koruyucu özellik gösterir. Bununla beraber karaciğer yağlanmasına karşı faydalarının olduğu yapılan çalışmalarca kanıtlanmıştır.

2- Sindirimi düzenliyor!

Beyaz lahana sahip olduğu kükürt içeriği sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirir. Yapılan çalışmalarda kükürtlü bileşiklerin gastrit ve ülsere karşı koruyucu olduğu, aynı zamanda sindirim sisteminin çalışmasını arttırdığı bulunmuştur.

3- Beyin sağlığının devamlılığına yardımcı olur!

Beyaz lahana, içerdiği K vitamini sayesinde beyin hücrelerinin çalışmasına ve sağlıklı kalmasına yardımcı olmaktadır.

4- Cilt problemlerinin giderilmesine yardımcı olur!

Beyaz lahananın sahip olduğu kükürtlü bileşikler vücutta meydana gelen egzama, sedef hastalığı, akne ve döküntü gibi cilt problemlerine karşı tedavi edici özellik göstermektedir. Lahana aynı zamanda içerdiği A vitamini ve beta-karoten kaynağı sayesinde saçların güçlü olmasını sağlar.

MISIR PÜSKÜLÜ

Mısır oldukça sevilen besinlerden biridir. Amerika’nın yerel besinlerinden olan mısır önce Avrupa sonra Afrika’ya taşınarak dünyanın her yerine yayılmıştır. Mısırı çok seviyor ve tüketiyoruz fakat paskül kısmının faydalarını biliyor muyuz? Mısırın üst kısmında yer alan bu pasküller eski çağlardan beri çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılmaktadır.

1- Sakinleşmenize yardımcı olur!

Mısır püskülleri, stresi azaltarak kişinin sakinleşmesine yardımcı olmaktadır. Bu özelliği sayesinde adet öncesi sendromu olarak bilinen regl döneminde meydana gelen huzursuzluk ve aşırı hassasiyet durumlarının giderilmesine de yardımcı olur.

2- C vitamini deposudur!

C vitamini, bizlerin kalp sağlığının korunmasında ve kan akışının düzenli olmasında olmazsa olmaz vitaminlerdendir. Mısır püskülleri ise yüksek C vitamini içeriği sayesinde bu özellikleri sağlayarak bizleri kalp hastalıklarına karşı korumaktadır.

3- Sindirim ve boşaltım sistemlerinizin düzenli olmasına katkı sağlar!

Mısır püskülü yapılan çayların sindirimi kolaylaştırarak hazımsızlık gibi problemlerin önüne geçmede ve idrar söktürücü özelliği sayesinde vücuttan toksinlerin ve diğer zararlı maddelerin atılmasına katkıda bulunduğu kanıtlanmıştır. Eğer ödem problemi yaşıyorsanız mısır püskülü sizin için çok güzel bir alternatif olacaktır.

4- Cilt problemlerine karşı koruyucudur!

Mısır püskülü antibakteriyel ve antiseptik özelliği sayesinde cilt problemlerine sebebiyet veren enfeksiyon ve mikropların giderilmesine yardımcı olur.

KAKULE

Kakule, Güney Hindistan ve Güneydoğu Asya’nın gözde bitkisidir. Zencefilgiller ailesine ait olan kakule, eski zamanlardan beri çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılmaktadır. Özellikle sindirim sağlığı üzerine olan etkileri dikkatleri üzerine çekmektedir.

1- Sindirim sağlığını korur!

Mide asit salgısı, sindirim sağlığımız için olmazsa olmaz önemli bir faktördür. Kullanılan ilaçlar, yanlış beslenme tarzları ve medikal tedaviler mide asit salgınızın yetersiz olmasına sebebiyet verir. Kakule, mide asit seviyenizi arttırarak sizleri hazımsızlık, gaz, şişkinlik, mide enfeksiyonu ve mide bulantısı gibi sindirim sistemi problemlerinden korur.

2- Depresyon ve panik atak ile baş etme de yararlanılır!

Kakule etkili bir antidepresandır. Sakinleştirici özelliği sayesinde depresyon, kaygı ve panik atak durumları ile savaşır ve daha sakin kalmanıza yardımcı olur. İyi bir uyku içinde kakule güzel bir alternatiftir.

3- Güçlü hafıza için gereklidir!

Kakule içerdiği A vitamini içeriği sayesinde güçlü bir hafıza için önemlidir.

4- Ödem atımını destekler!

Kakulenin, antiseptik özelliği böbreklerin sağlıklı çalışmasını sağlayarak vücuttan ödem atımını arttırır.

5- Kalp sağlığı için önemlidir!

Kakule minerallerden zengin bir baharattır. İçeriğinde bolca potasyum, kalsiyum ve magnezyum gibi mineraller barındırır. Bu minerallerden özellikle potasyum kalp atımında ve kan basıncında son derece etkili bir mineraldir. Felç riskini de önemli düzeyde azaltır.

GUARANA

Guarana, Amazon havzasına özgü bir Brezilya bitkisidir. Amazon kabileleri, Guarana’yı tedavi edici özellikleri nedeniyle yüzyıllardır kullanmıştır.

1. Antioksidanlar açısından zengindir!

Guarana, antioksidan özelliklere sahip bileşiklerle yüklüdür. Bunlara kafein, teobromin, tanenler, saponinler ve kateşinler dahildir. Antioksidanlar önemlidir çünkü serbest radikaller olarak adlandırılan potansiyel olarak zararlı molekülleri nötralize ederler. Bu moleküller, hücrelerinizin bölümleriyle etkileşime girebilir ve yaşlanma, kalp hastalığı, kanser ve diğer hastalıklarla bağlantılı hasara neden olabilirler. Yapılan çalışmalar, Guarana’nın antioksidan özelliklerinin bir kanser hücresinin büyümesiyle mücadele edebileceğini, kalp hastalığı riskini ve cilt yaşlanmasını azaltabileceğini göstermişlerdir.

2- Yorgunluğunuzu azaltıp ve odağınızı iyileştirir!

Guarana Odaklanmanızı ve zihinsel enerjinizi korumanıza yardımcı olan mükemmel bir kafein kaynağıdır. İlginç bir şekilde, araştırmalar guarana’nın kanser tedavisine bağlı zihinsel yorgunluğu önemli yan etkiler olmaksızın azaltabildiğini de gösteriyor.

3- Daha iyi öğrenmenize yardımcı olabilir!

Araştırmalar, guarana’nın öğrenme ve hatırlama yeteneğinizi geliştirebileceğini göstermiştir. Bir çalışma, farklı dozlarda guarana’nın ruh hali ve öğrenme üzerindeki etkilerini inceledi. Yapılan bu araştırma, guarana’nın öğrenme ve hatırlama yeteneğinizi geliştirebileceğini göstermiştir.

4- Kilo kaybına yardımcıdır!

Bunun birinci sebebi, guarana’nın zengin kafein kaynağı oluşudur. Kafein, metabolizmanızı 12 saatte %3-11 oranında hızlandırabilir. Daha hızlı bir metabolizma, vücudunuzun dinlenirken daha fazla kalori yakması anlamına gelir.

5- Kronik bir bağırsak probleminiz varsa tedavi edicidir!

Guarana, kronik ishal ve kabızlık gibi sindirim sorunlarını tedavi etmek için yüzyıllardır doğal bir mide toniği olarak kullanılmıştır. Doğal bir müshil görevi görebilecek kafein açısından zengindir. Kafein, bağırsaklarınızın ve kolonunuzun kaslarındaki kasılmaları aktive eden bir süreç olan peristalsis’i uyarır. Bu, içeriği rektuma iterek kabızlığı giderici etki gösterir.

6- Kalp sağlığını arttırır!

İlk nedeni, guaranadaki antioksidanların kan akışına yardımcı olup, kan pıhtılarını önleyebilmesinden kaynaklı bir etkidir. İkincisi, çalışmalar guarana’nın “kötü” LDL kolesterolün oksidasyonunu azaltabileceğini göstermiştir. Oksitlenmiş LDL kolesterol, atardamarlarınızda plak oluşumuna katkıda bulunur. Yapılan çalışmalar, guarana tüketen yetişkinlerin bu meyveyi yemeyen benzer yaştaki yetişkinlere göre %27’ye kadar daha az oksitlenmiş LDL’ye sahip olduklarını kanıtlamışlardır.

Naturbes Satın Al